
Bakan Tekin, çalıştaydaki konuşmasında, modern kamu yönetiminde denetim birimlerinin icracı birimler kadar etkili ve önemli olduğunu, bu yapıların kamu hizmeti süreçlerinin ayrılmaz bir parçası hâline geldiğini ifade etti. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ardından teftiş sisteminin yapısal bir değişim eğilimi gösterdiğini hatırlatan Tekin, Türkiye’de teftişin uzun zamandır yanlış anlaşıldığına dikkat çekti.
Rehberlik İşlevini Vurguladı
Teftişin amacının cezalandırma olmadığını net bir şekilde belirten Bakan Tekin, bu birimlerin kamu hizmetlerinde hata yapılmasını önlemeye yönelik bir rehberlik işlevi görmesi gerektiğini vurguladı ve ekledi: “Normal koşullarda teftişten beklediğimiz şey, cezalandırma değildir. Teftişten beklediğimiz şey; idarenin kamu hukukuna, temel hak ve hürriyetlere, hukuk devleti düzenine uygun davranması konusunda danışmanlık hizmeti yapmaktır.”
Teftişin Amacını Açıkladı
Kamuoyunda teftişin ‘cezalandırıcı bir mekanizma’ olarak algılanmasının doğru olmadığını dile getiren Bakan Tekin, bu algıyı değiştirmek için çeşitli adımlar attıklarını belirtti.Teftiş birimi ile Bakanlığın diğer birimleri arasında iş birliği ve ortak hedef anlayışını güçlendirmek için yoğun çaba gösterdiklerini sözlerine ekledi.
Bakan Tekin, teftiş sisteminin eğitimin kalitesini yükseltecek şekilde yapılandırılmasının önemine değinerek, şu değerlendirmede bulundu: “Bakanlık olarak Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programlarının sahada uygulanması başta olmak üzere eğitimin kalitesinin sürekli iyileştirilmesine imkân veren bir teftiş sisteminin yapılandırılmasını kıymetli buluyoruz. Bu kapsamda çalıştaya katkı sunan herkese teşekkür ediyor, eğitim sistemimize değerli katkılar sağlamasını diliyorum.”